5 Eylül 2012 Çarşamba

TÜRK'ÜN AKLI ; "SON DAKİKA" TRANSFERLERİNE DAİR..

     Sezonun başındayız ve transferlerde artık son anlara giriyoruz.Artık alıştık biz haberlere ama kısaca gündemdeki son dakika transferlerine dair konuşmak istiyorum.

     Bir spor kulübü,belli kurallar içerisinde ve profesyonellere emaneten varlığını sürdürür.Futbol özelinde konuşursak eğer yapı oldukça karışık işliyor.Ülkemize yeni yeni giren kavramlarla boğuşmaktayız.Sportif direktörlük diye bir yapı var ve biz bunu kendimize uygulamaya çalışıyoruz ancak hala bir türlü beceremiyoruz.Türk halkında genelde mevki sahibi olmak önem arz eder.Sportif direktörlük kavramında da bir mevki sırası var.Yani tüm takımla ilgili kararları ki buna transfer de dahil hoca seçimi de dahil olmak üzere oradaki direktör alır,uygular.Ancak biz bu kavramı melezleştirip hep kendimize uydurma yolunu seçiyoruz.Ya teknik direktör beğendiği oyuncuyu aldıramaz yada kendisinin istemediği oyuncu alındığı için o oyuncuyu kadrodan soğutur.Sorun kısaca mevki sorunudur.Genelde birbirimizi çekememezlikten düzen oturtamayız.Ya tamamen takım kararları teknik adamın olacak yada sürekli bir kargaşa yaşanacak.Düzenimiz düzensizlik anlayacağınız.

     Tüm takımlar sezon boyunca maçlarını oynarken bir yandan da yetkili insanlar oyuncu izlerler.Bizim takımımıza bu mu uygun şu mu uygun diyerek görüş belirlerler.Sezon bittiğinde de futbolcuyla masaya otururlar,konuşarak ya anlaşırlar yada diğer alternatiflere yönelirler.Bu işlemin normal olarak hazırlık kampı başlamadan bitmesi gerekir ki alınan yeni oyuncular zaman kaybetmeden takıma alışsınlar ve formda olsunlar.İşin normali budur fakat bizim ülkede farklı yürüyor.Türkün aklı misali son dakika olmadan harekete geçmiyoruz.Altı ay boyunca oyuncuyla görüşüp takıma monte edemeyen yetkililer nedense saatler kala transferleri patlatıveriyorlar.Alınan oyuncular mutlaka kaliteli oyuncular ve katkıları olacaktır ama bizim sıkıntımız yukarıda biraz bahsettiğim gibi sistemi melezleştirip sistemsiz hale getirmek oluyor.Transfer yapılıyor ama kim yapıyor,nasıl yapıyor belli olmuyor.Alınan oyuncuyu yönetim mi alıyor,Sportif direktör mü alıyor yoksa teknik direktör mü alıyor sürekli kafamızın köşesinde kalıyor.Ortada bir gecikme var ama sistemsizlikten kızacak birini bulamıyoruz.Diyeceksiniz ki Real Madrid bile son dakika transfer yapıyor sorun olmuyor.Benim bahsettiğim transfer değil aslında.Orada transferden sorumlu birileri var ve hata olduğunda suçluyu bulabiliyorsunuz.Zidane yada bir başkası oluyor ama sonuçta oluyor.Bizim önce yetkilileri belirleyip zamanında transfer yapmayı öğrenmemiz gerekiyor   

     Galatasaray Cris'i,Fenerbahçe Meireles'i,Beşiktaş Gökhan Süzen'i,Trabzonspor Janko ve Emerson'u,Bursaspor Tuncay'ı,Orduspor İ.Kaş'ı,Mersin Murat Ceylan'ı ve Eskişehirspor Necati'yi kadrosuna kattı.Daha unuttuğum onlarca transfer var ama bunlar şuan aklıma gelen gelişmelerdir.Transfer illa olsun yada illa olmasın diye bir görüş belirtmiyorum.Eğer yapılacaksa, bu iş kamptan önce bitirilmeli diyorum.Türk oyuncular yine avantajlılar ama yabancı oyuncuların mutlaka bir alışma devresi olacaktır.Zaten ligin 3.haftasını bitirmişken daha ne kadar sürede bu merhemler etkisini gösterebilirler merak konusu bence.Transferleri değerlendirmeden önce o transferleri yapacak olan sistemi tartışıp oturtabilirsek maça 1-0 önde başlarız.Son olarak transferlere gelince; Galatasaray yaşlı da olsa alternatifini buldu.Fenerbahçe kaliteli bir ön libero soruna çare olarak hamle yaptı.Trabzonspor biraz günü kurtarmaya çalışıyor.Bursaspor kadro derinliğini arttırma çabasında.Diğer takımlar can havli ile hamleler peşinde koşuyor.Dediğim gibi transfer yapılır ama önce balığın başına odaklanmak gerekir.SAYGILARIMLA... 

     

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Düşünceleriniz bizim için değerlidir, düşüncelerinizi yorum şeklinde paylaşabilirsiniz.

Google hesabınız yok ise, yorumlama biçimi bölümünden "Adı/URL" seçeneği ile yorum bırakabilirsiniz.