5 Mayıs 2012 Cumartesi

KARANLIKTAKİ GÜNEŞ;CARLOS CARVALHAL...


        Türkiye’de eğer teknik direktör iseniz her an koltuğunuzun gitmesini   bekleyin.Belki tüm dünyada aynı diyebilirsiniz fakat size yakın zamandaki örneği değerlendirmek istiyorum.

        
        Carlos Carvalhal,takımının başında iyi kötü ilerliyordu.Takımdaki disiplini ve arkadaşlığı sağlamıştı.Atılan gollerde taraftar gibi sevinen,sıcak kanlı ve futbolun oyun olduğunu tekrar hatırlatan bir teknik direktördü.

        Başına gelenleri gördüğüm zaman ise gerçekten futbolsever olarak çok üzüldüm.Neler demedik ki ona;yardımcı antrenör dedik,bilmiyor dedik,yönetemez dedik,emanetçi dedik,dedik de dedik…

        Evet kulüp çok da iç açıcı gitmiyordu fakat bu sezon zaten çok fazla bulanıktı.Yapılan disiplinsizliklere kolay kolay boyun eğmedi,mücadele etti. “Kendime olsa affederim ama yapılan hareket Beşiktaş’a yapılmıştır” diyerek Queresma’yı kadro dışı bırakarak kulübün onurunu korumaya çalışmıştı.Şuanda formda bir M.Fernandes izliyorsak bunu onun futbolcuyu hırslandırma tekniğine borçluyuz.Sözün kısası futbolumuzun karanlığında ışık gibi parladı Carlos Carvalhal…

        Biz ne yaptık peki?
Geldiği günden beri küçümsediğimiz,eleştirdiğimiz teknik direktörü,birilerinin menfaati adına hiç düşünmeden yolladık.Ortadaki sorun bir anda çözülecekmiş sanarak hemen ümitlendik.Sonuç;Playoff’da alınan üç mağlubiyet ve kötü futbolun yanında zor bela alınan galibiyet ile takım üçüncü olmaya çalışıyor.E değişen ne takımda peki…En kötü Carvalhal bile bu sonucu elde ederdi…

        Kulüp onurunu koruyan,hiçbir koşulda boyun eğmeyen,takım içi futbolcu ayırmayan,hırslı,sempatik,ne kadar katılmasam da yardımcı antrenör olduğunu kendisi bile kabul edecek kadar alçak gönüllü ve futbola oyun gibi bakan bir teknik direktördü.Belki takımı çok  yüksek yerlere gelemedi ama takımda umut vardı.Biz Türk Futbolunda adam kayırmayı çok sevdiğimiz için,sırf kulübün çocuğu diye takımın başına getirirsek bazı insanları,orda ne sistem ne disiplin ne adalet nede taktik teknik oturur.

        Takımın başında çıktığı 46 maçta 22 galibiyet 9 beraberlik 15 mağlubiyet alan ve takımı UEFA’da 3.tura çıkaran teknik adam,baştan kendisinin kurmadığı sistemi yavaş yavaş eline almaya uğraşırken görevinden alınmıştır.Yerine Tayfur Havutçu getirilmiştir.Şuanda yerine getirilen teknik direktörün yaptığı hamleler,verdiği röportajlar ve uyguladığı sistem oldukça eleştiriliyor.Bu size de tuhaf gelmiyor mu?

        Eminim ki Carlos Carvalhal iyi yerlere gelecektir çünkü onun  gibi beyefendi ve dirayetli teknik direktörler gelirse bu gergin futbol düzelir.Türkiye’den ayrılırken ülkeyi sevdiğini ve özleyeceğini söylüyordu,tüm bu yapılanlara rağmen..Durup düşünmek lazım aslında biz hangi taktiği tekniği tartışıyoruz.O karmaşanın içinde böyle değerli insanlara haksızlık yapıyor muyuz acaba?

       Bir futbol seyircisi olarak duyduğum üzüntüyü dile getirmeye çalıştım.Türkiye’de ne kadar kaliteli olursanız olun yine de kendinden olanı kayırma işin içine giriyor.Adaleti kulübün başında sağlamalısınız ki oyunculara yansıtasınız.Tekrar Türkiye’de görmeyi arzu ettiğim sayın Carvalhal’i yine de hiç unutmayacağım…SAYGILARIMLA…       
        

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Düşünceleriniz bizim için değerlidir, düşüncelerinizi yorum şeklinde paylaşabilirsiniz.

Google hesabınız yok ise, yorumlama biçimi bölümünden "Adı/URL" seçeneği ile yorum bırakabilirsiniz.